Teknolojinin Çocukların Yabancı Dil Gelişimine Katkısı

Araştırmalar, erken yaşlarda yabancı dil öğreniminin önemine vurgu yapıyor. Robotların, çocuklarda yabancı dil eğitiminde rolü ne olacak?

Günümüzde, ikinci bir yabancı dil biliyor olmak artık bir ayrıcalık değil, gereklilik. Avrupa Birliği’nde (AB) nüfusun %54’ü en az iki dilde, %25’i ise üç dilde kendini rahatça ifade edebiliyor. Son dönemlerde Avrupa’da yapılan bir ankete göre, Avrupalıların büyük bir çoğunluğu, yabancı dil eğitimini çocuklarının gelecekleri için faydalı ve önemli olarak görüyor. Araştırmalar, çocuğun erken yaşlarda yabancı dil öğrenme gerekliliğini temellendirecek birçok neden sunuyor. Tablo böyle olunca, yabancı dil eğitiminin, temel eğitimin önemli bir parçası haline geldiğini söylemek mümkün.  Çocukların yabancı dil gelişimini 6 prensip ile açıklayan uzmanlar, çocukların yabancı dil gelişiminde pratik yapmanın önemini vurguluyor. Eğer aile içerisinde, öğrenilmesi hedeflenen yabancı dil konuşulmuyor, çocuğun hem ana dilini hem de öğrenilmesi hedeflenen yabancı dili konuşan bir eğitmen bulmakta zorluk yaşanıyorsa, çözüm teknoloji olabilir.

Çocukların yabancı dil gelişiminde 6 prensip:

  • Çocuklar en çok duyduklarını öğreniyor
  • Çocuklar, ilgilerini çeken şeyler ve olaylar için kelime öğreniyor
  • Pasif bağlamlardan ziyade etkileşimli ve cevap niteliğindeki bağlamlar dil öğrenimini teşvik ediyor
  • Çocuklar, kelimeleri anlamlı bağlamlar halindeyken en iyi şekilde öğreniyor
  • Çocukların çeşitli kelime ve dil yapı örneklerini duymaları gerekiyor
  • Kelime kazanımı ve gramer gelişimi karşılıklı süreçler olarak işliyor

Neden erken yaşlarda yabancı dil eğitimi bu kadar önemli?

Fransa’da yapılan bir araştırma, 3-4 ve 10-13 yaşları, dil öğrenme kapasitesinin en yüksek olduğu dönem olarak belirtiyor. Çocukluk döneminin, yeterliliklerin en yoğun ve en çeşitli dönemi olduğunu, bu sebeple bu dönemin dil öğrenmek için kullanılmasının etkili olacağını gösteren bu araştırmada; 4 yaş, dilin en iyi yerleştiği yaş olarak değerlendirilirken, çocuğa yabancı dilin sesleri ile aşina olması için anaokullarından yararlanmanın da önemine vurgu yapılıyor. Ev içerisinde öğrenilmesi hedeflenen yabancı dilin aktif olarak konuşulmuyor olması veya ailelerin yabancı dil eğitmenlerine güven duyamaması gibi çocuğun yabancı dil gelişim hızını yavaşlatacak durumlarda çözüm, sosyal robotlar olabilir.

Robotlar çocukların yabancı dil gelişimine ne gibi katkılar sağlıyor?

Araştırmalar, yabancı dil gelişiminin sosyal öğrenme ile doğrudan ilişkisi olduğunu ortaya koyuyor. Etkileşim ve düzenli pratik, yabancı dil öğrenmenin temel esasları ve bu doğrultuda, gelecekte sosyal robotların etkin birer yabancı dil eğitim araçları olarak kullanılması fikri umut vadediyor.  Dünya çapında ve ülkemizde devam eden güncel çalışmalar ise oldukça heyecan verici. Dünya çapında sürdürülen robot destekli dil öğrenim projeleri, robotların, çocuklardaki yabancı dil öğrenme kaygısını azaltmada etkili olduğunu ve yabancı dil olarak İngilizce öğrenen çocuklarda konuşma becerisini arttırdığını ortaya koyuyor. Ana dili Farsça olan İranlı çocuklara İngilizce öğretmeyi hedefleyen bir proje için yapılan ankette, robotlar ile çalışan çocukların, grubun geri kalanına göre daha az endişe duyduğu kayda geçti. Kore’de yapılan bir araştırmada ise, robotların bir öğretmene kıyasla, çocuklarda İngilizce telaffuz ile konuşma becerilerini çok daha verimli ve büyük ölçüde geliştirdiği görülüyor. Robotlar, çocukların yabancı dil öğrenme isteklerini arttırırken, bu süreçte çocuklara özgüven de kazandırıyor.

Koç Üniversitesi’nin yürüttüğü güncel proje:

L2TOR (El Tutor) “Sosyal Robotları Kullanarak İkinci Dil Eğitimi Projesi”

L2TOR (EL Tutor) Türkçe anlamıyla “Öğretmen”, Avrupa çapında yürütülen ve Avrupa Komisyonu’nun Horizon 2020 programı tarafından desteklenen bilimsel biraraştırma projesi. Proje, Türkiye’de, Koç Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde Dil, Zihin ve İletişim Araştırmaları Grubu üyeleri Aylin Küntay, Tilbe Göksun, Junko Kanero, Cansu Oranç, İdil Franko ve Sümeyye Koşkulu tarafından gerçekleştiriliyor. Projenin temel amacı, çocuklarla birlikte çalışarak onların ikinci dil eğitimini destekleyecek çocuk dostu bir robot tasarlamak.  Proje, otonom robotlar ve tablet yardımıyla, okul öncesi dönemde, 5 yaş grubundaki çocuklara yabancı dilde temel sözcük eğitimi vermeyi hedeflerken, anadili Hollandaca ve Almanca olan çocuklara İngilizce; anadili Türkçe olan çocuklara ise İngilizce, Hollandaca ve Almanca desteği vermeyi de hedefliyor. Projenin pedagojik olarak uygunluğunu sağlamak adına dersler, psikolog ve pedagogların iş birliğiyle geliştiriliyor.

Projenin başarısı, çocuk ve robot arasındaki etkileşimi kişiselleştirmekten geçiyor. Bu kişiselleştirme, robotun, çocuktaki bireysel gelişime ayak uydurmasıyla sağlanabilir. Henüz robotlar, çocukların konuşmalarına ve kullandıkları dile uygun, güvenilir bir şekilde cevap verebilecek donanıma sahip değil. Bu noktada, robot ve çocuk etkileşimini gözlemlemek adına tabletler kullanılıyor. Robotlar, tablette sunulan ders bilgisini değerlendiriyor ve çocuğun dersteki performansını tablet aracılığı ile kavrıyor.

Robotlar, hem eğlenceli hem de yabancı dil eğitimini en verimli şekilde vermek üzere programlanıyor. Bu hedef doğrultusunda, çocuklara yönelik bilimsel temelli ders programları ve oyunlar kullanılarak, onlara, robot aracılığıyla dilin yer-yön sözcüklerini öğretmek ve hem mekânsal hem de matematiksel düzlemde kabiliyetlerini geliştirmek amaçlanıyor. Çocuklar, robotları bir öğretmenden çok akran veya arkadaş olarak görüyor.  Çocukların gözünde robotlar, bir “akran” olarak algılansa da aslında, öğretim teknikleri yetişkin bir insanınki gibi işliyor. Robotların çocuğun gözünde bir arkadaş gibi gözükmesiyle birlikte herhangi bir teknik yetersizlik durumunda (robotun geç cevap vermesi, çocuğun davranış ve sözcüklerini anlamlandırmada sıkıntı yaşaması, vb.) çocukların daha kabul edici ve anlayışlı davranacağına inanılıyor. Çocuğu, öğrenme sürecinde motive etmek ve motivasyonunun devamlılığını sağlayabilmek bir hayli önem taşıyor. Bu noktada, robotun çocuk için belirlediği hedefin, çocuğu bunaltmamak adına ne çok zor, ne de de çok kolay olması gerekiyor.

Kaynakça:

Anşin, S. (2006, September 20). ÇOCUKLARDA YABANCI DİL ÖĞRETİMİ L’apprentissage Précoce de … Retrieved October 19, 2020, from http://www.acarindex.com/dosyalar/makale/acarindex-1423940016.pdf

Bayat, Ö. (2007). YABANCI DİL OLARAK İNGİLİZCE ÖĞRENEN LİSE ÖĞRENCİLERİNİN … Retrieved October 19, 2020, from https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/291943

Belpaeme T; others. (n.d.). Guidelines for Designing Social Robots as Second Language Tutors. Retrieved October, 2018, from https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/30996752/

Blom, E., Küntay, A., Messer, M., Verhagen, J., & Leseman, P. (2014, August 20). The benefits of being bilingual: Working memory in bilingual Turkish–Dutch children. Retrieved October 19, 2020, from https://www.sciencedirect.com/science/article/pii/S0022096514001180

Konishi, H., Kanero, J., Freeman, M. R., Golinkoff, R. M., & Pasek, K. H. (2014). Six Principles of Language Development: Implications for … Retrieved October 25, 2020, from https://templeinfantlab.com/wp-content/uploads/sites/2/2017/12/Six-Principles-of-Language-Development-Implications-for-Second-Language-Learners.pdf

L2TOR Türkiye. (n.d.). Retrieved October 19, 2020, from https://l2torturkiye.wordpress.com

Wallbridge, C. D., van den Berghe, R., Hernández Garcia, D., Kanero, J., Lemaignan, S., Edmunds, C., & Belpaeme, T. (2018). Using a Robot Peer to Encourage the Production of Spatial Concepts in a Second Language. Proceedings of the 6th International Conference on Human-Agent Interaction, 1–7. https://doi.org/10.1145/3284432.3284433

Leave A Comment