Sonia Livingstone Yazdı: Dijital Dünyada Çocuk Hakları ve Ebeveyn Sorumlulukları

Dijital dünya ile bağlantılı olarak çocuk hakları konusunda büyüyen tartışmada, ebeveynler rollerinin ne olduğunu merak edebilirler. Teknoloji karmaşıklaştıkça, görünüşe göre ebeveynlerin omuzlarındaki sorumluluk yükü daha da ağırlaşıyor. Veya bir çocuk hakları yaklaşımı ebeveynlere de fayda sağlayabilir mi? Prof Sonia Livingstone, www.parenting.digital için ebeveyn sorumluluk ve sınırlarını ve çocuklarının dijital etkileşimine aracılık etmede ebeveynlerin en iyi nasıl desteklenebileceğini tartıştığı bir yazı kaleme aldı. Dr. Esra Ercan Bilgiç yazıyı Dijital Medya ve Çocuk için Türkçeleştirdi ve yayına hazırladı.

Dijital dünya ile bağlantılı olarak çocuk hakları konusunda büyüyen tartışmada, ebeveynler rollerinin ne olduğunu merak edebilirler. Teknoloji karmaşıklaştıkça, görünüşe göre ebeveynlerin omuzlarındaki sorumluluk yükü daha da ağırlaşıyor. Veya bir çocuk hakları yaklaşımı ebeveynlere de fayda sağlayabilir mi?  Prof Sonia Livingstone, www.parenting.digital  için ebeveyn sorumluluk ve sınırlarını ve çocuklarının dijital etkileşimine aracılık etmede ebeveynlerin en iyi nasıl desteklenebileceğini tartıştığı bir yazı kaleme aldı.

Yazan: Sonia Livingstone, 05.05. 2021

Türkçeleştiren ve Yayına hazırlayan: Esra Ercan Bilgiç

Şubat 2021’de  BM Çocuk Hakları Komitesi Genel Yorum 25’i yayınladı, bu belge  dijital ortama ilişkin çocuk hakları konusunda oyun-değiştirici bir etki yarattı.  Genel Yorum’da ebeveynler ve bakımverenlerden 51 kez bahsedilmiş durumda. Bakalım onlar hakkında ne söyleniyor?

1. Çocuklar daha bağımsız hale geldikçe ebeveynlerin dijital sorumlulukları

Çevrimiçi riskler ve fırsatların en iyi nasıl dengeleneceği Genel Yorum’un ana teması, çünkü bu denge çoğu çocuğun olgunluğuna ve gelişimine olduğu kadar bağlama da bağlı. Bu, ebeveynlerin en iyi bildikleri ve eylemlerinde hesaba kattıkları bir husus. Aynı zamanda bu hususta bir gerginlik olduğu da belli – genellikle çocuklar özgürlüklerini daha erken isterken ebeveynler onları daha uzun süre korumak ister.

Çocuk hakları yaklaşımı, hem çocukların medeni hak ve özgürlüklerinden mümkün olan en erken dönemde yararlanmalarını sağlamayı hem de onları 18 yaşına kadar bilebilecekleri veya bilmeyebilecekleri tehlikelerden korumayı amaçlar. Buna göre devletler şuna saygı göstermelidir.

Taraf Devletler, dijital ortamla ilgili olarak ebeveynleri ve bakıcıları desteklerken ve rehberlik ederken, gelişen kapasitesine uygun şekilde çocuğun mahremiyet ihtiyacına ve gelişen özerkliğine saygı duyulması için farkındalık yaratmalıdır. Taraf Devletler, bakıcı ve ebeveynlerin beklediğinden daha erken bir yaş dâhil olmak üzere çocukların çoğu zaman dijital fırsatları denediğini, benimsediğini ve risklerle karşılaşabileceğini dikkate almalıdır. Bazı çocuklar dijital hareketlerinde daha fazla teşvik ve destek talep ettiklerini belirtmiştir. Bu özellikle ebeveynlerinin ve bakıcılarının yaklaşımının cezalandırıcı, fazla kısıtlayıcı ya da çocuğun gelişen kapasitesine uyum göstermediği zamanlarda talep edilmektedir. Ebeveynlerin çocuklarına dijital ortama ilişkin sunacağı rehberlik çocuğun korunması ile otonomisi arasında uygun bir denge kurmalı, kontrol etme ya da yasaklama yerine karşılıklı empati ve saygıya dayanmalıdır. (Genel Yorum Paragraf 19, Belgenin İstanbul Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Çevirisi, s.14)

Genel Yorum, yaşa uygun şekilde hizmetlerin tasarlanmasında hükümetin, sivil toplumun ve özellikle dijital sağlayıcıların koordineli olarak ebeveynlere destek sağlamasını savunuyor; böylece çocukların katılım, mahremiyet ve koruma haklarına saygı duyulmuş olur ve ebeveynlerin işi kolaylaşır. Bu, çocuklara ve ebeveynlere dijital politika ve tasarımlar hakkında danışmayı ve onlara hizmetlerin gerçekte nasıl çalıştığını ve gerekirse hangi çarelerin mevcut olduğunu açıklamayı içerir.

2. Devletin devreye girmesi gerektiğinde – namevcut veya sorunlu ebeveynler

Ebeveynlerin çocuklarının dijital yaşamlarıyla ilgili eylemlerinin nasıl sorunlu olabileceğini vurgulamanın ebeveynleri utandıran bir yolu olarak paylaşmaya (sharenting) büyük bir ilgi var. Ebeveynlerin çocuklarını çevrimdışı olduğu kadar çevrim içi olarak da tehlikeye atabilecekleri diğer, muhtemelen daha ciddi yollara çok daha az ilgi gösteriliyor. Bir hükümet bakanının bana “yabancı tehlike”lerden bahsetmenin faydalı olduğunu, öte yandan bizzat ebeveynlerin çocukları için çok daha fazla olası bir risk oluşturabileceğini öğrenmeye kamuoyunun hazır olmadığını söylediğini çok net hatırlıyorum. BM Çocuk Hakları Komitesi neyse ki bu konuyu ele almaktan çekinmedi:

Dijitalliğin olanak sağladığı şiddet, cinsel taciz ve istismar biçimleri, bir çocuğun güvendiği yakın çevresinde, aile veya arkadaşlar tarafından veya ergen mağdurlar söz konusu olduğunda yakın partnerler tarafından gerçekleştirilebilir. (Genel Yorum Paragraf 81, Belgenin İstanbul Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Çevirisi, s 13)

Ayrıca, “dijital ortamda bir çocuğun mahremiyetini korumak, ebeveynlerin veya bakıcıların kendilerinin çocuğun güvenliğine tehdit oluşturduğu veya çocuğun bakımı konusunda ihtilaf içinde oldukları durumlarda hayati olabilir” (paragraf 77).

Dahası “Dijital ortamda çocuğun mahremiyetini korumak, ebeveynlerin veya bakıcıların çocuğun güvenliğine tehdit oluşturduğu veya çocuğun bakımı konusunda ihtilaf içinde oldukları durumlarda kritik olabilir. (Belgenin İstanbul Barosu Çocuk Hakları Komisyonu Çevirisi, s. 12-13)

Devletler, dijital teknolojilerin tasarımının veya kullanımının çocukları “fiziksel olarak mevcut veya uzakta olsun, ebeveynleri veya diğer aile üyeleri veya bakıcıları” tarafından nasıl risk altına sokabileceğini anlamaya davet edilmektedir (paragraf 88). Bu tür koşullar nedeniyle, “dijital ortamda çocuklara yönelik önleyici veya danışmanlık hizmetleri sağlayanlar, bu tür hizmetlere erişmek için bir çocuk kullanıcının ebeveyn izni alması gerekliliğinden muaf tutulmalıdır” (paragraf 78).

Öte yandan, Genel Yorum da bunun ne kadar önemli olabileceğini kabul ediyor: “Ailelerinden ayrılmış çocukların dijital teknolojilere erişiminin olması [… çünkü] dijital teknolojiler aile ilişkilerinin sürdürülmesinde yararlıdır, örneğin ebeveynlerin ayrılması durumunda, çocuklar, çocuklarla evlat edinecek veya evlat edinecek ebeveynler arasında ilişki kurmak ve insani kriz durumlarında çocukları aileleriyle yeniden bir araya getirmek amacıyla alternatif bakıma yerleştirildiğinde ”(para 87).

3. Ebeveynlerin istediği ve ihtiyaç duyduğu desteği sağlamak

Genel Yorum, çocuklarının hayatında yer alan teknolojilere aracılık etme ve bunları yönetme hususunda ebeveynlere çok daha büyük bir destek sağlanması gerektiğini güçlü bir şekilde vurguluyor – bu ebeveynlerin de talep ettiği bir destek. Bu destek, bilgi ve uzmanlık kazanmaları için ebeveynlerin dijital okuryazarlığının teşvik edilmesini ve ebeveynlerin çocuklarının mahremiyetine saygı duymaları ve özerkliklerinin artmasının yanı sıra güvenliklerini de teşvik etmeleri için çocuk hakları konusunda bilinçlenmelerini içermeli. Burada çocukların görüşleri özellikle temsil ediliyor çünkü yorum taslağı hazırlanırken bu hususta çocuklara danışıldı:

bazı çocuklar dijital etkinliklerinde, özellikle ebeveynlerin ve bakıcıların yaklaşımlarının cezalandırıcı, aşırı derecede kısıtlayıcı veya gelişen kapasitelerine göre ayarlanmamış olarak algılandıkları yerlerde daha fazla destek ve cesaret istediklerini bildirdiler (paragraf 85).

Araştırmacıların uzun zamandır bildiği gibi , ebeveyn arabuluculuğu, “karşılıklı empati ve saygıya, yasaklama veya kontrole göre” öncelik veriyorsa daha etkili olur (paragraf 86).

Önemli olan sadece ebeveynlere hangi tavsiyelerin verildiği değil, aynı zamanda nasıl verildiğidir. Genel Yorum, bunun zamanında yapılması ve ebeveynlere hayatın her kesiminden, kendilerinin ve çocuklarının evde konuştukları dilde ulaşması gerektiği konusunda ısrar ediyor. Buna bağlı olarak, dijital hizmetlerin çocuklarıyla nasıl etkileşim kurduğu, verilerini nasıl işlediği ve ebeveynlerin bir sorun veya adaletsizlik olduğunu düşündüklerinde ne yapabilecekleri gibi konular ebeveynler için şeffaf olmalı. Örneğin, çok küçük çocukların ebeveynleri, çocuklarının ticari ortamlarda ve eğitim ve bakım ortamlarında rutin dijital gözetimine itiraz etme hakkına sahip olmalıdır (paragraf 76).

Ebeveynler de paydaştır

Ebeveynlerin farkında olduğu üzere, çocuklarının dijital katılımına aracılık etme zorluğunun üstesinden yeterince gelemediklerinde toplum öncelikle ve hızlıca ebeveynleri eleştirebilir. Ancak bu görev bir boşlukta üstlenilemez. Ebeveynler, büyük ölçüde kendi oluşturmadıkları koşullarda ebeveynlik yaparlar. İnternet yönetişimi yetersizse, dijital işletmeler ebeveynlere destek sağlamıyorsa veya istismarcı yaklaşıyorsa veya eğitim sistemi güncel değilse, ebeveynler muhtemelen bunalmış hissedecektir. Teknolojik yenilik, hızlı, karmaşık, opaktır ve ebeveynlerin endişelerine kayıtsızdır – tabii buradan doğacak yeni bir pazar fırsatı fark edilmediği sürece.

Bu nedenle, ebeveynler de paydaştır ve hem dijital ortamda çocuk hakları konusunda kendilerine danışılmalı, hem de sorumluluktaki payları adil şekilde değerlendirilmeli. Bununla birlikte Genel Yorum’un görev ve sorumluluk sahibi olarak, çocuk haklarını gerçekleştirme yükümlülükleri ile birlikte, öncelikle hükümetleri muhatap alması önemli. Genel Yorum 25 aynı zamanda işletmelerin yanı sıra hukuk yapıcı ve uygulayıcılar, eğitimciler, sağlık uzmanları ve dijital ortamla ilgili olarak çocuk haklarına saygı duymaya ve onları korumaya birlikte yardımcı olabilecek diğer pek çok kişi ve kuruma da hitap eder. Bu kişi ve kurumların gerekli kaynakları, eğitim ve koordinasyonu sağlayacak birleşik eylemleri, hem çocuklar hem de ebeveynleri için büyük bir fark yaratabilir.

Not: İlk olarak www.parenting.digital adresinde yayınlanan bu gönderi, yazarların görüşlerini içerir ve LSE Parenting for a Digital Future blogunun veya London School of Economics and Political Science’ın konumunu temsil etmez.

Www.parenting.digital ve eserin yazarına atıfta bulunarak bu makalenin metnini Creative Commons lisansı altında yeniden yayınlamakta özgürsünüz . Lütfen resimlerin bu genel lisansa dahil olmadığını unutmayın.

Metnin Türkçesi için lütfen Dijital Medya ve Çocuk’a referans veriniz.

Yazının orijinali için: https://blogs.lse.ac.uk/parenting4digitalfuture/2021/05/05/gc25/

Genel Yorum No 25’in İstanbul Barosu Çocuk Hakları Komisyonu’nun paylaştığı Türkçe çevirisi için: https://dijitalmedyavecocuk.bilgi.edu.tr/2021/04/08/cocuk-haklari-dijital-ortamda-da-gecerlidir-cocuk-haklarina-dair-sozlesmenin-25-genel-yorumu/

Genel Yorum No 25’in orijinal metni için:

https://tbinternet.ohchr.org/_layouts/15/treatybodyexternal/Download.aspx?symbolno=CRC%2fC%2fGC%2f25&Lang=en

Leave A Comment